Tango notlarım…
Genellikle davranışlarımı, düşüncelerimi, hislerimi hep sorgularım. Bir olay yaşandığında o olay özelinde ne hissettiğimi, neden öyle hissettiğimi, bu hislerin bende nasıl bir etki bıraktığını incelerim. Bu davranış tarzım hem kendimi geliştirmemde bana oldukça yardımcı olur, hem de yaptığım şeyi anlamlandırmamı kolaylaştırır. Kısacası oldukça işe yarar 🙂
Tango da benim için bu şekilde incelenecek bir konuydu. İlk başladığım dersten bugüne kadar her dans ettiğim şarkıda, partnerde, ortamda bana yaşattıklarını düşündüm. O dört parçalık tanda’ların insanlara neler yaşatabileceğini, insanları nasıl değiştirebileceğini ve iki kişi arasında nasıl bir köprü kurabileceğine şahit oldum. Bu yazdıklarımdan elbette megalomanyak, narsist, çok bilmiş bir insan imajı çizmek istemem. Ne de olsa balık yüzdüğü suyun akvaryum mu yoksa okyanus mu olduğunu bilemez. Ben sadece bir balık olarak her gün daha fazlasını keşfettiğim bu deniz hakkındaki duygu ve düşüncelerimi sizler ile paylaşmak istiyorum.
Buraya kadar harika bir giriş yaptığıma inanıyorum açıkçası. Siz de buraya kadar dikkatle okuduysanız eğer ya söylemek istediklerimi zaten biliyorsunuz ya da sizlerde aynı suda yüzmeye başladınız diye düşünüyorum. Eğer ilk gruba dahilseniz anlatacaklarım belki sizleri tatmin etmeyebilir veya daha fazlasını yaşamış ve yaşıyor olabilirsiniz. Bu durumda sizlerin de düşüncelerini duymayı gerçekten çok isterim. Bu şekilde bende de yeni açılımlar olabilir ve tangoyu yeni pencerelerden görebilirim. Eğer ikinci gruptaysanız ve yazdıklarım sizlerin de deneyimlediğiniz şeylerse veya sizde bir şeyler hissettiriyorsa ilk milonga’da tanışmak isterim 🙂
Peki Tango bana ne hissettirdi? Ne düşündürdü?
Bu konu üzerinde açıkçası uzun uzun durmak istiyorum. Toplumdan, Öz’e, bireysellikten, evrenselliğe, iletişimden, kararlılığa, duruştan, akışa kadar birçok şey öğretti bana tango. Bu konuların her birisi üzerine detaylı bir şekilde yazı yazmak ve her birini farklı açılardan incelemek istediğim için bu yazımda pek içeriklerine girmeyeceğim. Yazdığım her bir yazıda tangoda yaşadığım bir duyguyu veya bir farkındalığı detaylı bir şekilde paylaşacağım. Bu şekilde belki de herkese açık bir günlük tutmuş olacağım ve hepimizi ortak bir paydada buluşturan yeni bir kaynağımız daha olacak.
Peki bu yazı ne içindi? Boşuna mı okuduk derseniz. Tek bir cevabım var.
Fena mı oldu tanışmış olduk 🙂